Gürültü Patırtı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gürültü, Kavga
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yakalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
Ulaşmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Engin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Vasi; Açık Deniz
Çözülüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
Burulgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girdap
Çepeçevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı, Fırdolayı
Öbür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Özge
Gündem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruzname, Uysal, Gün Tertibi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kudret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Güç, Erk, Erke, İktidar, Zenginlik, Ker
Oşinografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim
Kıymet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kadir, Not, Paha
Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Mukallit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
Yetkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâmil, Mükemmel, Olgun, Tam
Nihai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
Ananevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geleneksel, Gelenekli
İaşe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek
Gereksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç Duymak, Muhtaç Olmak
Sâika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Yıldırım
Yanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
Hafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizmen, Dedektif
Aidatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile
İkram Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak
Mıymıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ataletli, Lenk
Mesire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezintilik, Gezelek
Anahtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açar, Araç, Dil, Kurgu, Vasıta, Vesile, Açkı
Küçücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufacık
Çelişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Zıt Olmak
Yangılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
Salık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Tavsiye, Bilgi, Uçar
Söylenegelmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menkul
Gıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.