Geniş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bol, Enli, Engin, Ferah, Çok, Gen, Koca, Rahat, Yaygın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Büyüklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun, Gurur, Kasıntı, Kibir, Kurum, Tavır, Tekebbür
Kolayca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylıkla, Kolay
Mezar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin
Adilane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletçe, Hakça, İnsaflıca
Yave kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık, Cefengiyat
İhbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
Otalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
Biçimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Portföy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüzdan
Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek
Rozet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişan
Bir Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım
Görüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Hayalet, Manzara, Sahne
İzzetinefis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onur, Öz Saygı
Bulaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Pis, Etki, İz, Karışık, Kirli, Yapışkan
Nakisa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
Pekitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
Yafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etiket
Kazıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
Demlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demlemek
Kamusal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maşeri
Ada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
Halas Olma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İflah
Varolma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
Verilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
Seçkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Kibar, Mutena, Seçme, Üstün, Elit, Mümtaz
Örnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil
Oldubitti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki, Olupbitti, Olut
Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
Şikest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
Tatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.