Gamze kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Batık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Laf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz
Mesleksel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesleki
Kale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamal, Kermen, Kurgan
Yatıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştıran, Sakinleştiren, Müsekkin, Trankilizan
Ankesör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
Yapışkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Tutkal, Yapıştırıcı, Zamk
Lakırdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
İmge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düş, Hayal, İzlenim, Hülya, İmaj
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Silkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Öfkelendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
Viyak Viyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Inga Inga
Aşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Yamyam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adamyiyen, Vahşi, Yabani
Dokuma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşum, Tekstil, Yapı, Mensucat
İpotek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin
Atılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Fırlamak, Hücum Etmek, Saldırmak
Günahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
Manav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğerti Satan, Sebzevatçı
Mahpus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
Maalesef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne Yazık ki, Üzülerek Söylüyorum, Yazık Ki
İsabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma
Stand-By kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yedek, Destek, Bekleme
Ekseriyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
Ahize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Kulaklık, Almaç, Destek
Ağrımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Tutmak
Öğün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez
Sıkıntısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Hafif
Ketmenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapalamak
Sıhhatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Doğru, Esen, Sağlam
Ayak Tabanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya
Berbat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.