Görmeden kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gıyaben
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tazelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepmek
Sahtecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
Ferih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
Etüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırma, İnceleme, Mütalaa, Müzakere, Ek Çalışma, Ek Ders
Kaktüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlas Çiçeği
Bürgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Çarşaf
Hare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meviş, Meneviş, Dalgır
Vuruşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsademe, Dövüş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sarman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük, Sarı Tüylü Kedi, Azman
Stabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Düz, Kararlı, Oturmuş, Sağlam
Parfüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku
Gönençli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh
Repertuvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık, Oyun Listesi, Rol Listesi, Müzik Parçaları
Susuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
Bestelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Siyahe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bordro, Liste
Batıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelsiz, Çürük, Boş Batır, Büğdül, Asılsız
Acımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak, Yazığı Gelmek, Merhamet Etmek
Pek Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ender, Nadir
Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Majör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Önemli
Velut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
Sugötürmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
Habercilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhbar, Jurnal
Boran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
Bitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek, Tamamlanmak, Son Bulmak, Bayılmak, Beğenmek, Çıkmak, Dinmek, Erimek, Geçmek, Kurtarmak, Sonuçlanmak, Yetişmek
Perese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Durum
Mücerret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Soyut, Evlenmemiş, Yalnız, Ancak
Şoför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Haydavcı, Sürücü, Yöndemci, Kaptan
Çatkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa
Ülküsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdeal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.