Füzyon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Birleşme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Şallak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Bağışlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Taharri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arama, Araştırma
Gömülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gark Olmak, Kaybolmak, Yok Olmak
Reddetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İade
Zifaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdek
Geçinememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşamamak, Bağdaşamamak, Uyuşamamak
Denli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kadar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Grafolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıbilimci
İçten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
Matbaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basımevi
Gato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Pasta
Podyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
Şöven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irk
Kavlükarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Sözleşme
Tenezzüh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti
Fısırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
Obruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, İçbükey, Mukaar
Lâtif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Hoş, Yumuşak, Gökçer Yepelek
Doğallıkla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabii
Halletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek, Çözmek
Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
Etkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Canlı, Dokunaklı, Güçlü, Keskin, Kuvvetli, Müessir, Tesirli, Yanık, Yüksek
Niteleyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye
Meşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orman
Köndelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
Stok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
Kart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İhtiyar, Bayat, Kartpostal, Köhne
Pepe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keke, Peltek
Varsayım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez
Kesenekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültezim
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.