Fevri kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Taşkın, Hırslı, Tepinçli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endamlı, Uzun Boylu, Boylu Boslu
Prediksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet
Mahvetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
Ölçüştürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek
Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
Kocalar Evi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
Divan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
Küf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şapadanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Şanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namlı, Şöhretli, Büyük, Tanınmış, Ulu, Ünlü, Yüce
Tapasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaçsız
Fer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
Münhasıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Yalnız
Memurluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memuriyet
Bahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkyaz, İlkbahar, Yaz, Baharat
Cenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Çekişme, Kavga, Savaş, Uğraş
Kedersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acısız, Tasasız
Mahfilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
Fatalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kader, Yazgı
Tutsaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
Demir Rengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Meze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
Yatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
Sandık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasa
Gacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Kadın, Metres, Sevgili
Sebep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
Sebil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır
Ummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
Rapor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
Epilog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sondeyiş
Sürüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak
Lahana Sarması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.