Farazi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Varsayımsal
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Disiplin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuturga, Sıkı, Düzen, Zapturapt
Kesenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aidat, İltizam
Yönlendirilebilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
Mekir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile
Uyumamış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
Tecimen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tacir, Tüccar
Acar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Çevik, Enerjik, Cesur, Becerikli, Gözü Pek, Açıkgöz, Yeni
Başarısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Adliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılık
Müslim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman
Madrabaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
Lokalize Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
Yosma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
Nezaretçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimci
Müştereken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
Mitos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylence, Mit
Nasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Kesinlikle, Ne, Nice, Ne Gibi, Ne Türlü, Neyle
Gebermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Üretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
Belgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Sarih
Dil Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Bük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç
Mülayemet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
Başşehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht
Sakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Polis
Demincek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demin
Dünürcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünür, Görücü
Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
İm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
İtaatkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teslimiyet
Art Arda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
Konfeti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçıntı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.