Emniyetsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Güvenliksiz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Alak Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çim
Lig kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme
Gözetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
Hatırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
Göç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret
Biilaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
Raunt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devre, Etap
Saloz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Asılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askı
Organik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
Defetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak
Katedral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kilise
Kabahatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz
Tahkim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitme, Pekiştirme, Sağlamlaştırma
Mütekabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıklı
Zecren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
Hırsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalma
Uzgörür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
Atlanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlanmak
Anneanne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Büyükanne
Rehinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
Yel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgar; Romatizma; Bağırsak Gazı
Chip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
Devretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havale
Buyurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emretmek, Almak, Demek, Etmek, Geçmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Söylemek
Muti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
Bağdaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak, Anlaşmak, Uyuşmak, Uymak
Gözü Pek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılgan, Cesur, Yiğit, Korkusuz
Zorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Külfet, Müşkül, Zahmet, Zorunluluk, Istırar
Gidiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
Tarz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Usul, Yoldam, Ezgi, Hava, Merkez, Minval, Soluk, Suret, Şekil, Tempo, Tür, Vadi, Yol, Stil, Konsept
Değiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.