Ekstrem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aşırı, Uç, En Uç, En Son; Aşırı, Müfrit
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kaytak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Kuytu, Yağcı
Yüksünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
Nallatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavlatmak
Abus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan, Çatık Yüzlü, Garip, Acayip, Garip
Kuşanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takmak
Örtük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Örtülü
Suni Saç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peruk
Burnu Havada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Olanaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Mümkün, Olabilen, Olabilir
Özleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleştirme, Tasfiye
Derece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
Beter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
Antropoit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsansı
Yine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
Tıpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç
Kıvrım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Büklüm, Dönemeç, Lüle
Bitirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlandırmak, Tamamlamak, Tüketmek, Bağlamak, Devretmek, Kotarmak, Mahvetmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yormak
Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
Yağcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yaltak, Yalaka
Taraça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Teras, Açık Dam, Set
Tayyarecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
Aşırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Çok Zorlu, Fevkalade, Pek Fazla, Gereğinden Çok, Çılgın, Çok, Hadden Artık, İfrat, Kötü, Lüks, Müfrit, Sivri
Besili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Semirtilmiş
Otorite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
Teyze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hala
Pekitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
Saçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
Şavk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık
Çıkıntılık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek
Rimel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastık, Maskara
Istılahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terimsel
Mütalaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.