Dörtlük kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kıta
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dokumacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekstil
Musiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzik
Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
Alan Talan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
Elverişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Müsait, Uygun, Yarar
Tavassut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık, Ara Bulma, Araya Girme, Aracılık Etme
Odur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşte
Facia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Köy Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Habersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıksız
Tatil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Militanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşkanlık
Şüphe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil
Odacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
Bronz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tunç
Şalvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
Kabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olası, Benzer, Cins, Gibi, Mümkün, Olabilir, Tür, Türlü, Olanaklı
Silkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Muhaberat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşmeler, Salıklaşmalar
Tebşir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
Değerlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikir Söylemek, Gitmek, Görmek, Kıymetlendirmek, Kullanmak, Rey Yazmak
Kılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyafet, Eşkâl, Giyim, Üst Baş, Kisve
Dezavantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu
Müşterek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortak, Ortaklaşa, Bir, Birlikte, Beraber
Ayla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale
Tekerlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teker
Zevkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Güzel, Beğenili, Leziz, Meraklı
Maarif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Öğrenim
Nitelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakterize Etmek, Tavsif Etmek, Vasıflandırmak
İstop Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
Fazlalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.