Dördül kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kare, Murabba, Rubai
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Abide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anıt, Eser, Estelik, Kaynak, Yadigâr
Tatbik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
Andıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeyen, Eş, Benzer, Yakın
Harman Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harmanlamak
Koltuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
Ahenksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyumsuz
Kirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
Loka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Çapaçul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Malkıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Vebası
İkametgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
Simge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Rumuz, Sembol, Timsal
Kadimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Şıltak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
Kanyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz
Gagalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Hırpalamak
Değiştirilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
Mahsustan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
Müslüman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Mümin
Tarz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Usul, Yoldam, Ezgi, Hava, Merkez, Minval, Soluk, Suret, Şekil, Tempo, Tür, Vadi, Yol, Stil, Konsept
Printer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yazıcı
Abartılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübalağalı, Mübalağakâr
Yardımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muavin, Yamak, Yâr, Yaver, Asistan
Dalgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
Hamile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü
Yuha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuh
Sulh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barış
Ünsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Komünikasyon, Ahbaplık, Arkadaşlık, Alışkanlık
Süprüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil
Sarhoş Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
Randımanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
Şamar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokat, Şapalak
Natürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.