Durum kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rüşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Yetişkinlik
Tevkifhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutukevi, Mahpushane, Cezaevi, Hapishane
Hani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı
Süslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezemek
Taşeron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkinci Üstenci
Düşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, İsabet Etmek, İtibarsızlaşmak, Alçalmak, Alışmak, Atlanmak, Azalmak, Bulunmak, Değmek, Eksilmek, Gitmek, İnmek, Kapılmak, Rastlamak, Uğramak, Vurmak, Yağmak, Yakışmak, Yıkılmak
Çıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Bohça, Çıkın
Koyuverme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Topu Topu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Ekspozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
Takıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takmak, Kurmak, Montaj Yapmak
Ekol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoldam, Meslek, Okul
Kurumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek
Damarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz
Teşkilatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlü
Ağırbaşlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinlik, Dinginlik, Ciddilik, Temkin, Vakar
Ezel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesizlik, Başlangıcı Olmayan
Zehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
Gurbetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
Anlaşmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
Misilleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengiyle Karşılama
Nicelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemiyet, Miktar, Oran, Rakam
Sünnet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
Cumhur Reisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
Utanmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Kepaze, Pişkin, Yüzsüz, Sıkılmaz
Haberler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıklar, İstihbarat
Müsriflik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savurganlık, İsraf
Satirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
Canciğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
Vesait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
Yaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahar, İlkbahar, Yaz Mevsimi
Eşgüdümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordine
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.