Doğrusu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zaten
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Lekeli Humma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
Vaziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Muhayyile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
Basık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak
Abdomen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karın
Nasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak
Örgütlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek
Yıkılmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
Japongülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
Çaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Mama
Kurutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
Seyretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temaşa
Tufeyli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Virane, Asalak, Ekti, Sığıntı
Kalıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
Sulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suvarmak
Tahmin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oranlama, Hesap, Keşif, Oran, Kestirme, Düşünme, Tasınlama, Tasın
Varmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Erişmek, Çıkmak, Dayamak, Dayanmak, Evlenmek, Gelmek, Gitmek, İnmek, Kavuşmak, Tutmak, Vasıl Olmak, Yetişmek
Dövüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruşmak
Cinsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
Gittikçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
Şakşakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardakçı, Alkışçı, Yalaka, Yaltak, Dalkavuk
Dobra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi
Çaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu
Angajman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı
Gocuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürk
Noksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Eksiklik, Kusur, Natamam, Yarım
Bet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
Alayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Övünme
Kodak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Odbaşı
Temel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Çizgi, Esas, Gerçek, Kök, Omurga, Özül, Taban, Üs, Zemin, Başlıca, Baz
Yıldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.