Diyelek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Lehçe
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Demek Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demeli, O Hâlde
Jest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım
Hristiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
Statü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykel, Tüzük, Konum
Kaplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstila, Şümul
Hak Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
Sarf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harcama, Dilbilgisi, Gramer
Didişimcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eristik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hıyanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hainlik, İhanet, Suistimal, Vefasızlık, Aldatma, Kötücülük
Kiliz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz
Onamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip Etmek, Tasvip Etmek
Anlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Aydınlatmak, Açmak, Yorumlamak Açımlamak, Tafsil Etmek, İfade Etmek, Beyan Etmek, Göstermek, İzah Etmek, Nakletmek, Söylemek
Acele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Tez, İvedi, İvedilikle, Hızlıca, Hemen, Tacilî, Telesik
Asıllar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usul
Müdavim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
Fotosel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıkgözü
Mantıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki
Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
Öğrenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talebe, Okuvcu, Şakirt, Öğrenici
Komünikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, İletişim, Rabıta, Ünsiyet, Haberleşme
Toksin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı
Bağdarlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Program
Muzip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takılgan, Şakacı, Zarafatçıl
Asistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
Yatay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufki
Başefendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkatip
Eğlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek
Mouse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keme
Niteliksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Düz, Kepaze
Laçka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Düzeni Bozulmuş
Başkaldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.