Darphane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Para Basılan Yer
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aysfilt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bankiz, Deniz Buzulu, Buzla
Yağsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
Behemehal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlaka, Her Durumda, Ne Olursa Olsun, Ne Yapıp Yapıp
Tadil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
Herke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kova
Alicengiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi
Alkamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak
Işıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Projektör
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Deneme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe, Test, Deneyim, Sınama
Çağcıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Asrı, Modern
Özellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
Çarpıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptırmak, Eğriltmek, Yamultmak
Menfez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delik, Ağız, Açma
Kandela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mum
Kaside kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samav
Örneğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi, Söz Gelimi, Örnek Olarak
Adına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına, Namına, Yerine
Pislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
Hesaplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayımlama
Tahrik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Kışkırtmak, Körüklemek
İhbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
Yer Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jeoloji
Balalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahim
Müddetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz
Soluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefes, Sarı, Tarz, Uçuk
Büyü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afsun, Cadı, Efsun, Sihir, Füsun
Fon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipyüz, Alt, Görüntü, Kaynak
Şartlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullaşmak
Mülahham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman
Çakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
Öşürcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondalıkçı
Cumhur Reisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.