Darılmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Üstün Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Boğumlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telaffuz
Aparmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek, Çekip Götürmek, Çalmak
Kaval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düdük, Tef
Kanayaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı
Sallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
Dâhil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
Birçok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Pek Çok, Çoklu, Hayli, Kaç, Müteaddit, Nice, Oldukça Çok, Türlü Türlü, Bir Hayli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pedagoji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
Momentum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hız
Kaydolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılmak, Yazımlanmak, Kabul Olmak
Madik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile
Eğitimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeci, Pedagog
Onaylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenmek, Denetlemek, Paylaşmak, Tasdik Etmek
Debi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım
Boşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak
Maksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
Aparey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
Sopalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek
Pişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
Manzume kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
Refetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yukarı Kaldırmak, Ortadan Kaldırmak, Gidermek
Çekme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
Fakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak
Ecdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atalar, Dedeler, Ata
Lokalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka
Yakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam Bilgi, İyi Bilme
Irk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy
Haset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç, Kıskançlık, Günü, Çekememezlik
Otobiyografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş, Öz Yaşam Öyküsü
Büküç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Arkadaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.