Cürmümeşhut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Suçüstü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Miting kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı, Gösteri
Olamaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız, Gayri Mümkün
Teşkilatlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Edilmek
İştahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
Toplantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Dernek, İçtima, Meclis, Yığıncak
İncimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Kırılmak
Sakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
Bilgelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Hikmet, Vukuf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Öç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntikam
Ekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
Oturuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
Utangaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahcup, Sıkılgan, Tor
Eleştiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kritik, Sınama, Tenkit, Yargılama
Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
Badik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ördek, Palaz, Kısa Boylu
Pinpon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı
Destek Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı Olmak
Tatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavan
Kayısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erik
Termin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terim, Randevu
Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
Hâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
Uyandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak, Uyarmak
Küçülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Ufalmak
İhsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
Babacan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, Olgun, Kalender, Meşrep, Mihriban, Sevimli
Cedit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
Refah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Gönenç, Genlik, Geçim Genişliği
Tatminkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun
Sifilis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
Afaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Önemsiz, Hayali
Sayaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saat, Muaddit
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.