Bulut kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Endişe, Keder, Ebr, Stratus
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mercek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lens
Telesik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Palas Pandıras
Şans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek
Absürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
Sorum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Durum, Mesele, Mesuliyet
Bazısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
Bahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Neden, Mazeret, Vesile, Kulp
Elhak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şantiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikinti Meydanı, Yapı Yeri
Yapılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamul
Torlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Genç, Toy, Hergele
Arlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak
Farımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak
Cummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak
Çekicilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Hava
Güvenilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Emniyetli, İtimatlı, Muteber, Sağlam
Takribî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlama, Yaklaşık
Teşkilatlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
Tapınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mabet
Tariz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Pervane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur
Hikâye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
Kaçmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Sızmak, Uzaklaşmak, Benzemek, Girmek, Kaçınmak, Kırmak, Koşmak, Sıvışmak, Tüymek, Yok Olmak, Firar Etmek
Serdabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
Gön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kösele
Çatkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa
Uydu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen
Uşaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahim
Halt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat Etmek, Sefihlemek
Korner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Mızraklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargılama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.