Bilek Damarı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nabız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Firak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
Egoizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik
Villa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
Bela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
Duluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakak, Yüz
Ölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
Yıkmacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıcı
Küsmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çalgılı Çağanaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
Tablo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keste, Levha, Manzara, Resim, Genel Görünüm, Görü, Çizelge, Cetvel
İrfan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Kültür, Bilik, Anlama
Kuzuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
Değersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Önemsiz, Soysuz, Cılız, Derme Çatma, Döküntü, Hakir, Hasis, Havai, Hor, İçi Boş, Kepaze, Küçük, Müptezel, Vıcık Vıcık
Boşlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
Hislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulanmak
Telemetre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklıkölçer
Girgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Girişken, Pişkin
Tedirgin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
Eğirmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Dolikosefal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Kafalı
Hissetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyumsamak, Sezinlemek, Anlamak, Duymak, Paykamak, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
Buluğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erinlik, Erin Olma, Baliğ Olma
Ayıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek
Sıfat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Ad, San, Bet, Keyfiyet, Yüz, Kılık
Atıfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Lütuf
Zırt Zırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırt Pırt
Esirgeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Rahim
Kargo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük
Bere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezik, Çürük, Sıyrık, Hafif Haraplık, Başlık
İmtina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Sakınca, Kaçınma, Feragat, Çekinme
Görünüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara, Zevahir
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.