Alımlı Çalımlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gösterişli, Güzel
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tabankeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek
Celp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirtme, Çağrılık, Kendi Üzerine Çekme
Mübareze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Mücadele
Duyulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
Lüzuci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
Nite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasıl, Niçin
Şeklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimce, Zahiren, Şekilce
Tabiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Esnada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anda
İde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce
Kızmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Öfkelenmek, Sinirlenmek
Ölçülülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidal, Ölçülü
Büyük Baba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dede
Elektron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çınca
Milletvekili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Vekil, Saylav
Çalgıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
Sırıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
Vaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
Derakap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
İnternet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örüt Ağ, Genel Ağ
Çapanoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başa Dert Olacak Durum
Müessir Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Farksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Ayrımsız
Üzerine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dair, Hakkında
Ölçülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü
Ekspoze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özet
Mecburiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
Naşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Sada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses
Singin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
Yağma Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak
Okusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.