Adavet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düşmanlık, Husumet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tarihçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
Küçük Bacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeş
Çoğaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksir
Kail Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
Sükûnetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin
Faks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
Hatıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
Didişimcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eristik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Anında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Muhtel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
Tercüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Çeviri
Konsensus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşma, Anlaşma
Kıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Hareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevişli
Televizyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
Sükût kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
Fason kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Sürümü Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Kezalik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Ol Da Öyle
Pişdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
Sıskalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak
Fazladan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caba
Cankurtaran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ambulans
Böhtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
Kalantor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişi Seven, Varlıklı
Kutup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonlam, Uç
Yan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz
Yakasız Mintan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
Helezoni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarmal
Dızman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı
Kıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak
Eğleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.