Abartı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mübalağa
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yol Halısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
Kindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kinci
Ehli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlileştirme, Evcil
Ulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Bulmak, Çatmak, Dayamak, Dayanmak, Değmek, Elde Etmek, Erişmek, Gelmek, Girmek, Gitmek, Göndermek, İnmek, Kavuşmak, Mazhar Olmak, Tutmak, Uzanmak, Varmak, Vasıl Olmak, Yansımak, Yetişmek, Yetmek
Kaygılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Meraklanmak
Uğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak
Babaanne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nene, Nine
Kamelya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Japongülü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bağlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İttifak Etmek
Davranış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eda, Fiil, Gidiş, Hâl, Hareket, İş, Muamele, Tavır, Teamül, Tutum
Leylaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçkâğıtçı
Rotasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döngü
Paramparça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hurdahaş, Parça Parça
Disiplin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuturga, Sıkı, Düzen, Zapturapt
Kibarlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
Beter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
Abra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Yük
Akamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlık, Sonuçsuzluk, Başarısızlık
Toplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
Sualtı Kayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı
Biçimlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirmek
Plaçka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapul
Göz Erimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
Damat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvey, Küreken, Yezne
Ufuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
Vekâlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
Sevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderme, Güdüm, İleri Sürme, Götürme
Mumluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
Sürücü Belgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet
İktifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanaatlenme, Kifayetlenme, Yetinme, Kanma
Tümel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külli
Kalıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miras
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.