İz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
Sevme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
Belletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmek, Ezberletmek
Sakıncasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emin
Kelp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpek
Çalışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Mesai, Gayret, Emek, Faaliyet, Himmet, İş
Kanaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İnanç, Kanı, Kanıklık, Soğum, Yetinme, Doyum
Tom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Toplu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişko, Tıknaz, Yığın
Fıkra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Nükteli Hikayecik, Anekdot
Ayak Tarağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
Konvoy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Bölük, Katar
Çiftelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
Etrafını Alarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
Yekdil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutabık
Yutturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Vıcık Vıcıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
Feci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Facialı, Musibetli, Trajik, Yürek Er Acısı
Bittabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Tabii, Doğal Olarak, Tabiatıyla
Huluskâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, İçten, Şakşakçı
Dokundurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürtmek
Organ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılgan, Aza, Uzuv
Fikrisabit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak
Dikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Ekmek
İçi Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
Yardımsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever
Süyek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safiha, Cebire
Tırtıkçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
Sinirsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.