İnikâs Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yankılanmak, Yansımak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Minimini kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
Cansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
Seçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saylamak, Ayırmak, Bulmak, Görmek, Tanımak, Teşhis Etmek, Farklı Görmek, Üstün Görmek
Gömlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
Kesinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fasıla, Tutma, Tutulma, İnkıta
İfrazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
Katkısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tam
Set kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Grup, Kaş, Seki, Takım, Bağla, Sedir, Çıkıntı, Bölüm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İçalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe, Sakatat
Hoca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
Koza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barama, Kozalak
Onay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, İcazet, İzin, Doğrulama, Gerçekleme, Uygun, Yerinde, Muvafık, Münasip
Yağday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
Teber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balta
Parabol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
Menajer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici
Bölünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek
Ön Yargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm
Haya Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
Geçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Yürürlükte Bulunan, Sayılı, İleri Gelen, Makbul
Karşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Hakkında, Huzur, İçin, Karşıt, Kat, Muhalif, Mukabil, Nazır, Ön, Zıt
Yığılışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
İrin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerahat
Kadın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
Mütebessim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güleç, Gülümseyen
Süpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
Kopuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İssiz Güçsüz, Serseri
Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
Çöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak
Asılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
Kadercilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcılık
Köydeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.