Önlemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karşılamak, Takaddüm Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bembeyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apak
Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum
Eksi Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Negatif Elektrot, Katot
İyileştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
Fırıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile
Yuvarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devirmek
Heccav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
Zevceyn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karı Koca
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Evvelden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önceden
Konformist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydumcu
Yaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Güvenmek
Medet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmdat, Yardım
Cumhur Reisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı
Yavanlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Ömürlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet
Aldatılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazık
Bakire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erden, Kız, Kızoğlan, Kızoğlankız
Fiilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemce, Gerçekten, Hakikaten
Mürur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme
Kriminoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçbilim
Görenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
Bağlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek, Alışmak, İlişmek, Tapmak
Teşrinisani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
Kapamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkamak, Engellemek, Hapsetmek, Örtmek
İm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Eser, Gösterge, İşaret, Telmih, Belirti, İz
Alamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
Topu Topu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Tarihçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
Teveccüh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güler Yüz, Yakınlık Gösterme, Çevrilme, Yönelme, Sevgi, İlgi
Hürmetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
Oğa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.