Çabukluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tezlik, İvedi, Sürat, Hız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kavuşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
Trend kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelim
Alil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalıklı, Sakat
Dehliz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Koridor, Dalız
Dikilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
Başmakale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı
Tevabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maiyet
Oyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Dans, Düzen, Entrika, Hile, Kumar, Külah, Olta, Sahne, Temaşa, Temsil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Takdim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunma, Sunuş, Tanıtma, Öneltme, Önceleme
Yapamamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
Bildirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek, Anlatma, İfade, Bilgi Vermek, Anlatmak, İfade Etmek, Aktarmak, Beyan Etmek, Getirmek, Lütfetmek, Vermek, Yayımlamak
İhracatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satımcılık
Özümleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
Lületaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
Külah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kalpak, Oyun, Papak
Kesimevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha
Panorama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörü, Geniş Görünüş, Genel Görünüm
İşbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgüzar
Kreş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuva, Çocuk Yuvası
Güven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Emniyet, Güvenç, Güvenme, Hörgüç, İtimat, Kredi
Muhariyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik
Yufka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Katlama, Zayıf
Ağarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlaşmak, Aklaşmak, Aydınlanmak
Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
Yüzölçümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesahai Sathiye
Gazaplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
Kılavuz Kaptan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
Garipsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
Kanunvericilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
Telâş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
Mutlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Kesin, Kesinlikle, Muhakkak, Salt, Saltık
Dideban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.