Çünkü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zira, Şu Yüzden Ki, Bu Nedenle Ki
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Kimse, Yüz, Çehre, Surat
Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
Yapıp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Acılama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylama, Sançma, Zehirleme
Analog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
Şecere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
Kırıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Esbabımucibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Allame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derin Bilgin, Çok Bilen
Dezavantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu
Öğle Vakti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
Redaktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmen
Boşaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
Tıka Basa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyunca
Nallatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavlatmak
Deruni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Entrikacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenci
Gerekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Esas, Münasebet
Devasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
Rint kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalender
Üniversal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acunsal, Evrensel
Bunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
Lokmanruhu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eter
Yüzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıh, Üst, Üzeri, Yüz
Hiza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrultu, Cerge, Sıra, Düzlük
Politik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasal, Siyasi
Hacet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum
Mimik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz İmi
Sefarethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
Trafik Polisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol Sakçısı
Dağıtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
İftira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.