Şövale kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bedizlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mücevher kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cevahir, Cevher, Süs Eşyası
Perişan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Dağınık, Harap, Karmakarışık, Pejmürde, Perakende, Zavallı, Bozgun, Ezgin
Yargılama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Muhakeme
Kentlileşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
Yöntemince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
Ata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder
Yakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Benzeyen, Andıran, Yaklaşan, Dip dibe, Akraba, Dost, Arkadaş, Uzak Olmayan, Doğru
Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Suizan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşku
İnayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, İyilik, Yardım, Kayra, Atıfet
Muhatap Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak
Kontrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
Kokoroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
Manzara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Görüntü, Görünüm, Görünüş
Uzman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassıs, Bilirkişi, Kompetan, Eksper, Mahir
Tıraş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak
Tabanvay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Acımsı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Ivır Zıvır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
Muvasalat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Varmak
Mineralojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel
Kemikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska
Meyletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek
Kusur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
Muttasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Bitişik, Biteviye, Aralıksız
Endokrin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçsalgı
Lokalize Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
İrtica kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gericilik, Kaytaklık
Resimyazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiyeroglif
Kapitalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sermayedar
Asistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Mazhakeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.