İsabet Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çıkmak, Değmek, Gelmek, Kazanmak, Rastlamak, Vurmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Garaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arabalık
Küçüklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahkir Etmek
Ambargo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleyim, Yasal Yasak
Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor
Değiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Mıncıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örselemek, Sıkmak, Ellemek
Afaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Önemsiz, Hayali
Minval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Yol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çevrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Devre
Ateh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunama, Bunaklık
Çizelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
Mürgüleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
Sarkınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
Matbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basılı
Kenef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Pis, Tuvalet, Ayakyolu
Fonksiyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel
Kotarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Bitirmek, Boşaltmak, Hazırlamak
Anatomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih, Gövde Bilimi, Gövde Yapısı, Yapı Bilimi, İnsan
Cereyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım; Akıntı
Kaynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca
Müessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
Şerait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullar, Şartlar, Vasat
Sayışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takas
Avratağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
Full kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam
Üstlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Kabullenmek, Taşımak
Takışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
Dirimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Sağlık
Görüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikir, Yargı
Kazanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkmak, Galip Gelmek, Yenmek
Eşantiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Bedavalık
Kuaför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.