İkamet Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Oturmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çoban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü
Aşırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşık, Kova
Denyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Emanet, Rehin, Sersem
Taziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı, Taziye
Düşüncesince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Konuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
Berhava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız
Entrikacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Jeotermik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
Direk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazık, Sütun
Çetince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetin
Federal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik
Yüzyıllık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asırlık
Sismolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilimci
Tayyarecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
Cenkleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
Kiralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, İcareye Vermek
Vıcık Vıcıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
Cici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi, Hoş
Bağlantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrtibat, İlgi, Birlik, İlişki, Rabıta, Temas
Veremli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem
Yön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihet, Cephe, Husus, İstikamet, Semt, Taraf, Veçhe, Yan
Tesit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutlama
Koridor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dehliz, Gezinti, Beçenek, Dar Geçit, Geçenek
Yaraşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
Tehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
Kokmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Miskin, Tembel, Kokuşuk
Franchising kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adülev
Hazin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acıklı, Elim, Dokunaklı, Okunaklı, Hüzünlü
Nefes Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solumak
Kamelya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Japongülü
Sözdizimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sentaks
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.