İbret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Övünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
Organize Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
Cimri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
Erinçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Mukavemet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, Dayanak, Dayanma
Mevki Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek
Mecal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Dinçlik, Güç, Kuvvet, Takat
Seviyesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tokuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Dek
Gedikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
Engebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
Hibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Bağışlama
İçinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarfında
Zemmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak, Kötülemek, Yermek
Mülk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Varlık, Taşınmaz Mal, Kuramak
Mektup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Name, Yazı, Betik
Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
Işıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık
İçgüdü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyak, Şevki Tabii
Tanrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
Büyükayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dübbüekber
Yıldız Falcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müneccim
Ritim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlilik, İttırat
Tavış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
Başvurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat Etmek, Gezmek, Gitmek
Oğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bihuş Olmak
İtibar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyet, Kadir, Kredi, Onur, Ölçü, Rağbet, Saygınlık, Prestij
Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
İğdiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burmak
Serdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Koymak
Komutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumandan, Bey
Serpuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.