Ödememek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Patadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Kural Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
Müruruzaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki Mühlet, Zaman Aşımı
Cüretkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Yürekli
Yığılışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
Fahrî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursal, Gönüllü, Karşılıksız
Sahne Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
Heder Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılığını Alamamak, Boşa Gitmek, Ziyan Olmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çimil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anofel
Şehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
Fena Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Fenalaşmak
Sismik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremsel
Çağrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davet, Arama (Telefon), Çağırış
Şıpsevdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayran Gönüllü
Âdemiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık, Adamlık
Hemşire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
Yedek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
Şığımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pike Yapmak
Sıçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fare
Şive kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz
Koza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barama, Kozalak
Egoistlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik, Hodbinlik
Mürettep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
Aracısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğrudan
Bunamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hariflemek
Kirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Murdar, Pasaklı, Pis
Meşal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşale
Garanti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teminat, Güvence
Eleştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
Girizgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
Afallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmak, Garipsemek
Engelleyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.