Çekme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekmece
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pazarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Hamle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
Münharif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık
Hayıflanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Üzülmek, Esef Etmek
İhtilaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık, Anlaşmazlık, Ayrılık, Aykırılık
Müderris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen, Profesör
Tıngır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Para, Parasız, Züğürt
Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılmak, Artırmak, Boşamak, Bozmak, Dökmek, Geçmek, Koymak, Saklamak, Salmak, Terk Etmek, Unutmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Duraksamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
Keçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
Ezel Ebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen
Kofluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık, Bilgisizlik, Güçsüzlük
Hapishane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam
Dispanser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi
Kalburüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Değerli, Güzel, Seçme
Ziyaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
Teşkil Edilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
Klasik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşik, Alışılmış
Stand-Up kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözçatarlık
Lifting kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
Ceriha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Muhavere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
Plak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Plaka
Öge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
Hoşgörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül, Müsamaha, Tolerans, Dözüm
Sefalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk
Arkaik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşnı, Eskil
Pahal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Aksi, Hantal, Ters
İmza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmzalamak
Asil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Vekil Olmayan, Necabetli
Şapka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasket, Kep, Başlık
Sarsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.