Zinhar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Asla, Sakın, Kesinlikle, Olmaya Ki
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Basmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
Sahtekârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk
Pestenkerani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
Arabalı Vapur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feribot
Sağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
Ceviz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koz, Yangak
Kaval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düdük, Tef
Proje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarı, Taslak, Joba, Layiha
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İmdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medet, Yardım
Mümkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemel, Olabilir, Olası, Olanaklı
Maliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli
Görücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Elçi
Meze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
Anılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlanmak, Yâd Edilmek
Menus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışık
Yerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
Yalız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Parlak
Töz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Cevher, Kök, Temel
Avare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
Kabarıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Gömlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
Orospu Çocuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri
İyileştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkılap, Islah, Tedavi
Sivrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek, Seçilmek, Yükselmek
Feminen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
Yıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ören, Harabe
Karşılıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekabil, Çapraz, Zikzak
Tabip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
Tanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahit
Lastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korse
Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Trajedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Ağlatı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.