Yaraştırma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tensip
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Stalâgmit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
Çiğdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur Çiçeği
Tepelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziştirmek, Hırpalamak, Yakşıca Dövmek
Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
Çağ Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
Peşkeş Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Etmek
Eşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
Fosilleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Karışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
Tapınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet Etmek, Çılgınca Sevmek
Süslü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş, Bezenmiş
Selemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Testi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
Karıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak
Dışkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaka, Bok, Büyük Abdest, Pislik, Kazurat
İspat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt, Ortaya Çıkarma, Tanıtlama
Müsadere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elkoyma
Çuval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teliz
Kuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
Ali Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
Mahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Sanatkâr, Usta, Uzman, Yırtıcı, Eli Uz
Bilgisayar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompüter, Elektronik Beyin
İtici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
Zerzevat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güveri, Sebze, Yeşillik
Talep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, İstek, İstem
Elhasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası; İşin Sonu
Nehari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatısız, Gündüzlü
Vakur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
Güzide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
Gıcırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Protesto
Buna Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binaenaleyh
Homojen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşik, Bağdaşık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.