Yaprak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Varak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kelepçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
Emtia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mallar
Sorutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
Fors kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
Sahipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyesiz, Kimsesiz
Aşina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Bildik, Tanıdık, Tanış
Seslendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
Kaydiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabıka
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Beyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleme, Bildirme
Havadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayı, Torpil, Velinimet, Havası Bol, Yeleken, Yeles
Sendrom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, Sıkıntı
Ertelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak
Oportünist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eyyamcı
İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Dürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek
Bulutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Berrak
İçyüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahiyet, Zamir, Künh
Pek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
Okside Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paslanmak
Cerrahi Müdahale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat
Yoksunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahrumiyet
Tadil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
Yatkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Siyasetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasi
Halas Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
Hengâme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Patırtı, Velvele
Selen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
Nisa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
Sarpın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silo
Zamkinos Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Prova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Sınama, Yoklama, Pruva
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.