Varyemez kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eli Sıkı, Cimri, Pinti
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tahassun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
Gürlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feyz, Bereket
Mukallit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansıcı, Taklitçi
Mütenasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orantılı, Uyumlu, Uygun
Çıtır Çıtır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
Salpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşek, Sarkık, Tembel
Sedef Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedef
Kavuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Birleşmek, Buluşmak, Katılmak, Ulaşmak, Varmak, Vuslat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mahsur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış
Dombay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Uysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Kümes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İn
Tutaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak
Tıka Basa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyunca
Mağdur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıygın
Ustalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu
Bitmeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam
Düzengâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ova
Bilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alim
Teksir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
Nimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Lütuf, İhsan, Erinç
Verimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
Allah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı
Açıkça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâre, Net, Alenen, Düpedüz
Araştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayene, Tetkik
Başarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffak Olmak
Yabancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Bigâne, Ecnebi, Garip, Haricî, Özge, Yad
Bölmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taksim Etmek, Pay Etmek, Üleştirmek, Bölüştürmek, Parçalamak, Dağıtmak, Ayırmak, Kesmek
Yakşı Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güle Güle
Çeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
Taş Arabası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
Feda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.