Vakfedilmiş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mevkuf
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Milimi Milimine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam
İkmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Onum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Felah
Yeğinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddet
Tasdikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylı
Ezginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
İktifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanaatlenme, Kifayetlenme, Yetinme, Kanma
Şeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yutak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belum
Mağduriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
Büyük Ana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Anne
Ana Deniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okyanus
Nazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Karşı, Taraf
Sap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Kabza, Kök, Saplak, Gövde, Tutamak, Kabza
Küçük Çay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dere
Bölücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münafık, Fesatçı
Sağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ker
Korna Çalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinyal Vermek
Kirşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pudra
Tüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuş
Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Kalem, Nev, Soy, Tür, Türlü, Bölüm
Mizah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece
Alp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Er, Kahraman, Yürekli
Tafsilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay, Ayrıntılar
Şerefsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursuzluk, Alçaklık
Haşarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaramaz, Nadinç, Ele Avuca Sığmaz, Huysuz, Azgın
Beyazlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağartmak, Temizlemek
Musibet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Uğursuz
Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
Köstebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
Cüsseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri Yarı, İri Yapılı, İri Gövdeli
Görünme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Tebarüz, Tezahür
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.