Ulamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Teçhizat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Donanım
Seyyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezer, Gezici, Gezgin, Portatif
Mefhum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
Cazip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
Zımnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alttan Alta, Kapalıca, Dolayısıyla
Kompresör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
Hali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha
Var kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut, Olanca
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mahpushane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Tutukevi
Şopar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz
Menkıbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dini Hikaye
Mosmor Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak
Ruhsatname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhsat
Adap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
Nevmit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
Haşin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Zahimli, Kinci, Katı, Gaddar, Berk, Kırıcı, Gönül Kırıcı
Saplantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikrisabit, Sabit Fikir, İdefiks
Halaskâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velinimet
Gönç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
Tezyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
Süspansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıltı
Savmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırmak, Defetmek, Kovmak, Savuşturmak, Atlamak, Geçirmek, Geçmek
İhtiyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlılık, Güçsüzlük, Zayıflık
Yekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal
Evirtim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akis
Transformatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştüreç
Köklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
Etken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faktör, Malum, Müessir, Amil
Kıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
Sarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pansuman
Laptop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü
Kevgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkaç, Süzgeç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.