Tıklatmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tıkıldatmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Denek Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
Absürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
Yolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
İhtisas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzmanlık, Branş, Dal, Duygu
Kaçma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firar
Riyaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkanlık
Biçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Doğramak, Ayırmak, Bölmek, Hasat Etmek, Çalmak
Kararsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Seçkinleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
Tahattur Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
İşve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, Naz, Kırıtma
Kiralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, İcareye Vermek
Mahkûm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
İmbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damıtaç, Damıtıcı
Göçkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
Ala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca, Karışık Renkli
Arızi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelip Geçici, Eğreti, Dıştan Gelen, Sonradan Olan
Kadavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
Çizgilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
Ses Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oy Vermek, Rey Vermek
Geri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Arka, Art, Geçmiş, Geri Kalmış, Mazi, Son, Sonuç, Alt Taraf, Mabait
İstihzalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
Çocuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çağa, Döl, Enik, Evlat, Uşak, Velet, Yavru
Filhakika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten, Hakikaten
Teşkilatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
Tetkik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
Savsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır, Aheste
Teşekkül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt
Zalim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı
Oranlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı
Müşteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.