Teşhir Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Göstermek, Sergilemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rızk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doygu, Azık; Nimet
İhvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
Keza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Ol Da Öyle
Tüvana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Kuvvetli
Dilaver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahadır, Yiğit, Delikanlı
Ayrıcalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyazlı
Duralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
Misal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sızıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Sevecenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şefkat
Multimedya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluortam
Conta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
Varsıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zengin, Varlıklı
İhtimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
Sülasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçlü
Centilmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görgülü, Kibar, Çelebi, Terbiyeli
Celallenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
Armağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
Maç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşma
Dingildek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak
Dışında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricinde
Paylaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Kırışmak, Onaylamak, Üleşmek, Taksim Etmek, Bölüşmek
Kalaycılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
Oyma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâk
Pedal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakçak
Ara Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
Üretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
Ödevcil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazifeşinas
Besbelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Şüphesiz, Pek Belli, Görünüşe Göre
İkrar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek
Değerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
Şantör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Erkek)
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.