Tartı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çıkma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Eski, İsabet
Göğermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak
Kimsesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
Ihlamur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cöke
Misal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
Üstün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli
Sömestr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl
Kembağal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Refakatçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşlikçi
Burgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matkap
Strateji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlem, Sevkülceyş
Muştulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
Polo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevgen
Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Solgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarı
Ehemniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem
Sarhoş Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
Kişilikdışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Şahsi
Karın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Göbek, Gönül, İç, Kafa, Mide, Rahim, Yürek
Gösterişlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şan
Vurulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Âşık, Meftun
Erkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Serbest, Özgür, Müstakil, Hür
Dal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Bölüm, Arka, Boyun, Branş, Budak, Çıplak, Ense, İhtisas, Omuz, Şube, Yalın, Birlik, Sırt, Düz
Kolektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplaç, Toplayıcı
Dere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Küçük Çay, Öz
Zampara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın
Perşembe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cuma Akşamı
Ticaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecim, Kâr
Başkan Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini
İçermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhtiva Etmek
Fakirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
Uyduruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.