Sınırlandırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Sınırlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İştial Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Parlamak
Güvenerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstinaden
Anlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeka, Akıl
Yücelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek
Alaylı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Müstehzi
Habaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
Kefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamin, Oğa
Balans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Muvazene
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Yanlışlık, Kusur, Hatadan Doğan Durum
Yozlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dejenere Olmak, Tereddi Etmek, Dönüşen, Özünden Uzaklaşmak
Bir Tahtada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekten
Popüler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Güncel
Sele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
Koşut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa, Paralel, Muvazi
Talan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
Hercai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken, Yeltek
Serazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
Kaybetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yenilmek
Yargı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
Muhafazakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
Hassas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan, Duyarlı, Duygulu, Duygun, İçli
Papağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudukuşu
Balıketinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolgun
Tümevarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usa Vurma Yolu, İstikra
Rota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Gidiş Yönü
Katlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
Eşsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz
Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
Çepeçevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı, Fırdolayı
Oksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Sevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Götürmek, İtmek, Sürüklemek
Tahtabiti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.