Söylenti kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Rivayet, Söz, Haber
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İlk Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
Gam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü
Çaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalı, Diken
İdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Ölüm Cezası
Şok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
Uğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak
Görünüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara, Zevahir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Leken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teğel
Kapçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
Nefes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluk
Sırtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamal
Çağrıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübaşir
Ray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
Böyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
Vasiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyetname, Tutsu
Şehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Kent, Memleket, Büyük Kent, Şar
İnkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayım, Olumsuz, Gizleme, Yadsıma
Örgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteazzi
Çatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Kese Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt Torba
Müsebbip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedenci, Sorumlu
Dış Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
Kaburgasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yılışık
Zoraki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, Zorla
Huzursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Gergin, Karmakarışık, Rahatsız, Tedirgin
Bir Tahtada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekten
İgrofobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
Düğümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Sonradan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
Kolon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
Anlaşılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Galiba, Mahsus, Muhtemelen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.