Suret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Matematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlembilim, Cebir
Leksikoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözcükbilim
Kısaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Budamak, Kasmak, Özetlemek
Yiğitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Erdem, Kahramanlık, Şecaat
Zannetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
Şölen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik, Ziyafet, Ağırlama
Genişliğinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
Konuk Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Başşehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Payitaht
Başvuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
Desen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakış, Tasvir
Ayniyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesneler
Meleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeti, Yatkınlık, Yordam
Koyulaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
Semt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
Tamahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı
Şenelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Keyiflenmek, Serpilmek Yurt Haline Gelmek, Meskun Olmak
Şartlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerait
Hoş Bulduk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Gördük
Şura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konsey
Reis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan
Düzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seviye
Bihakkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten
Tutarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara
Pekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
Var Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
Öz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
Sedye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harek
İnikâs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
Yaltaklık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
Kâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
Yastıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.