Sungur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Akdoğan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ahlaksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz
Çıncalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektronik
Dostça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet
Rötuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
Umursamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Meraklanmak
Teşkilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Örgüt
Kabare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyhane
Alfabetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abecesel, Dizinsel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tema, İzdem
Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kıta, Parça
Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
Ayan Beyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besbelli, Apaçık, Açık Seçik Bir Biçimde
Fent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Düzen
Örgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Triko, Şebeke, Ağ, Örme, Yapı
Gün Batısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batı
Sirküler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Tamim, Duyurum
Harap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
Yaşarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
Ailevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maaile
Çaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret, Hız, Sürekli Çalışma
Dursuz Duraksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan
Ezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin
Dükkâncı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı, Bakkalcı, Esnaf
Ölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
Haricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan
Hırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğru, Harami, Oğru
Efendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeli, Ağırbaşlı, Kibar, Saygılı, Bey, Koca, Nazik, Çelebi, Sözü Ve Kılığı Yerinde, Saygıdeğer, İnce
Ferman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir, Padişah Buyrultusu, Yarlık
Rambursman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme, Geri Ödeme
Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek
Yakışık Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmak, Uygun Düşmek
Varlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palazlanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.