Sokulmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Girmek, Vurmak, Yaklaşmak, Yanaşmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Atkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol
Alım Çalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
Sefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Kembağal, Yoksul, Perişan, Zavallı, Bayağı
Borçlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedeyyün Etmek
Nevroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirce, Sinir Sayrılığı, Sinir Hastalığı
Kötülemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Kesmek, Pislemek, Yamanlamak
Sinirsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi
Burun Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enfiye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kendilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik
Harabati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Derbeder
Yırtılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Tahtabiti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
Değgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ait, İlişkin, Dair, İlgisi Olan, Mütaallik
Kolcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız, Bekçi
Yakarış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
Çizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
Recmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak
O Vakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken
Temas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek, Değinmek, Değmek, Dokunmak
Çapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ketmen, Külünk, Lenger, Levber
Kavga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövüş, Cenk, Hengâme, Hırgür, Hırıltı, Savaş, Çaba, Mücadele
Yaşarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
Zayiat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
Keşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
Tebessüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülümseme, Gülücük
Kurtarıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halaskâr, Kurtaran
Emektar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Müstevli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılıcı, Yayılgan, İstilacı, Salgın, Basan, Kaplayan, Bastıran
Dışalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
Prosedür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlek, İşlem, Yöntem
Ahşap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
Çiğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omuz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.