Semiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kökelen, Şişman
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Payidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı
Çadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
Tadat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayım, Sayma
Dikilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Engellemek
Komut Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emir Vermek
İçtima Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
Budalalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
Çatışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişik, Mütenakız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sürrealizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçeküstücülük
Muhasaraya Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
Sanaatkar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı
Neşriyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayın, Yayınevi
Taharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlenme, Temizlik
Kararsız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
Başörtüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Leçek
Alaşağı Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Kovmak
Taharri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arama, Araştırma
Efsunlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuyup Üflemek, Büyülemek, Büyü Yapmak
Müfettiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
Radyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
Sarsalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
İktibas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç Alma, Aktarma; Alıntı
İngin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin, Nezle, Münhat, Duma
Ardı Sıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takiben
Yormak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek, Sıkıntıya Sokmak
Tarla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
Kros kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır Koşusu
Bılkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Erimek, Yumuşamak
İrs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Soyaçekim
Pulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köten
Asimetri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
Tüvana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Kuvvetli
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.