Sadaret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başbakanlık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Doğrusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaten
Patetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Derpiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öngörmek
Meşebeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korucu
Nakil Aracı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt
Gam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü
Gani Gani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akçe, Kazanç, Kredi, Nakit, Pul, Vakıf, Varlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Saflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safiyet
Endaze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
Mıntıka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölge
Endüstri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi, İşleyim, Uran
Çoğunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Ekseriyet
Provoke Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
Zahimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşin
Zapturapt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuturgu, Durtut
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Asuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
Bönlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
Fare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıçan
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Çekince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahzur; Rezerv, İhtiraz
Aldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak, Aldatılmak, Atlamak, Avunmak, Kanmak, Yutmak
Saygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Kuvvetli, Muteber, Hatırlı, Sayılan
Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
Şayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
Abapuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abalı
Artağanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket
Yoğaltıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Nifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük
Resmiyetçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
Futa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peştamal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.