Payitaht kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başkent, Başşehir
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kurulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek, Yerleşmek
Devşirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Toplamak
Ülser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Şarkiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilim, Şarkşinaslık
Esbabımucibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
Cam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça
Vazgeçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caymak, Dönmek, Geçmek, Terk Etmek
Mütebessim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güleç, Gülümseyen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Denektaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehek Taşı, Mihenk
Kütüklük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fişeklik
Halûk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahlaklı
Beli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendim, Evet
Aranje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
Ök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana; Göğüs; Akıl
Vasıtacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
Ketum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağzı Sıkı, Sırlı, Ağzı Pek
Tehir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek
Arkadaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
Ağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Gaga, Kavşak, Kenar, Uç
Ortaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat-fiil
Titrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
Ziftlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
Zamkinos Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Zikretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
Borcu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
Kararsız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
Kocalar Evi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
Ötümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedalı, Sürekli, Yumuşak
Eşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
Hava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
Güçsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âciz, Çelimsiz, Kof, Ölü, Pestil
Laik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgen, Dinayrısı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.